;
   
 
  Forum


HOŞGELDİN

Forum - 10.Sınıf Coğrafya ETKİNLİK Cevapları..6

Burdasın:
Forum => Ders Kaynakları => 10.Sınıf Coğrafya ETKİNLİK Cevapları..6

<-Geri

 1 

Devam->


admin
(şimdiye kadar 93 posta)
28.11.2009 13:40 (UTC)[alıntı yap]
LİSE-2- ÖLÇME DEĞERLENDİRME SORULARI SAYFA 158-159



1-Ulaşım şartlarının iyi olması,önemli kavşak noktasında bulunması,ticaret potansiyelinin yüksek olması,sanayi faaliyetlerinin yoğunluk kazanması,önemli bir hammadde bölge olması,turizm, nüfus gibi faktörler etkili olabilir.



2-Ulaşım şartları bakımından önemli bir geçiş bölgesi olması ,Önemli ticaret yolları üzerinde bulunması etkili olmuştur.



3-Vadi tabanları su kaynakları bakımından zengindir.Bununla beraber geniş tarım arazilerinin varlığı toplu yerleşmeyi desteklemiştir.Örneğin Ege bölgesi verilebilir,bölgede yağış rejimi düzensiz su kaynakları yeterli tarım arazileri geniş düzlükler boyunca bir aradadır ,bu da toplu yerleşmeyi destekler.



4-Ülkemizin denize kıyısı olmasaydı nüfus dağılışında farklılıklar görülürdü .Kıyı kesimlerde denizelliğe bağlı olarak yoğunlaşan nüfus bu imkanı bulamayacağı için iç kesimlerdeki yada bulunduğu alanlardaki vadi ve ova tabanlarında iklimin elverişli olabileceği alanlara doğru yayılış gösterecekti. Kıyı ile iç kesimler arasında şu an ki kadar büyük farklar oluşmayacaktı.



5-Fay hatlarının geçtiği alanlar ülkemizde verimli ova tabanlarına yakın noktalardır.Buralar deprem düşünülmediği takdirde yaşam koşulları olarak son derece elverişli noktalardır.Bu nedenle nüfus yoğundur.



6-Köy altı yerleşmeleri oluşturan başlıca sebepler:



1.Kalabalık ailelerden kaçarak bağımsız yaşama isteği,



2.Aileler arasında çıkan anlaşmazlıklar,



3.Tarım arazilerinin yetersiz ve birbirinden uzakta olması,



4.Hayvanlarına otlak ve barınak temini,



5.Devlete ait arazilerin özellikle orman alanlarının toprak kazanmak amacıyla yerleşme yapılması.



7-İklim ve yerşekilleri söylenebilir.Bir ülke düşünün iklim şartları genel olarak çok fazla farklılık göstermeyen ılıman koşullar taşıyan ,yerşekilleri bakımından sade yükseltisi az ikisi birleşince yerleşmeye son derece elverişli alanlar oluşturacak ve şu an ülkemizdeki tarzda farklılıklar oluşmayacak.

BOŞLUK DOLDURMA SORULARI

1-İdari fonksiyonu

2-Su ve yerşekillerinin

3-Toplu yerleşme

4-Kıyıya paralel uzanmasının

5-Sıcaklık

6-Uygun iklim şartları



DOĞRU YANLIŞ SORULARI



1-D 2-D 3-Y 4-Y 5-Y 6-D 7-D



TEST SORULARI

1-A 2-D 3-C 4-A 5-C 6-C 7-E 8-C 9-D
TÜRKİYE NÜFUSUNUN YAPISAL ÖZELLİKLERİ VE DAĞILIŞI 162/163


Kaynak: http://www.cografyatutkudur.com/nufus/pramit.jpg


Kitabınızdaki piramit 2003 yukarıdaki piramit 2000 yılına ait yaklaşık olarak benzerdir.

ETKİNLİK/162

Kitabınızda verilen Türkiye’nin nüfus piramidi incelenerek aşağıdaki soruları cevaplayınız.

1-Piramidin geniş tabanlı üçgene benzemesinin nedenleri nelerdir?

Ülkemizde doğumların henüz çok yüksek olduğunu ve çocuk nüfusun fazla olduğunu ve doğum kontrolü ve nüfus planlamasının yeterince yapılamadığından dolayıdır.

2- Hangi yaş grubu daha fazladır?

Çocuk yaş grubu daha fazladır. Buna 25 yaş grubuna girenler eklendiğinde en fazla 0- 25 yaş arası daha fazladır.

3- Genç nüfus(15- 35 yaş arası yaklaşık ne kadardır?

Yaklaşık 34 -35 milyon kadardır.

4- Tabanının daralmasından hangi sonuçlar çıkarılabilir?

Ülkemizde son 15- 20 yıldan itibaren nüfus planlaması çalışmalarının yapılmaya başlandığı ve doğumların azalmaya başladığını gösterir.

5- Nüfusun yaş yapısına bakarak olumlu ve olumsuz özellikleri belirtiniz.

0–14 yaş grubundakilerin oranı ülkemizde %27,2’ dir. Türkiye’de toplam nüfusun %50 si 20 yaşın altındadır. Yani ülkemiz genç nüfusludur. Çocuk nüfus da diyebileceğimiz bu grubun oranı oldukça yüksektir. 1960lardan beri düşüş gösteren bu gruptakilerin oranı yine de yüksektir. Bu durum nüfusumuzun Genç Nüfus yapısına sahip olduğunu gösterir. Avrupa’nın en genç nüfusu sahip ülkesi durumundayız.

Türkiye’de, 0 – 14 yaş grubundakilerin fazla olması beslenme, giyinme ve eğitim ihtiyaçlarının göz önüne alınması gerektirmektedir. Bu alanda yapılan yatırımlara demografik yatırımlar denir. Gelişmiş ülkelerde genç nüfusun azlığı nedeni ile bu yatırımlar toplam yatırımların % 12,5'ini oluştururken, bu oran az gelişmiş ülkelerde % 42'ye kadar çıkmakta, bu da gelişme hızlarını azaltmaktadır.

Genç nüfusun fazla olmasının yararları

1.Gerekli iş gücünün kolayca temin edilmesi,

2.İhtiyaç halinde kolayca büyük bir ordu kurulabilir.

3.Tüketim ihtiyaçlarından dolayı ticareti canlandırır.

4-Kalkınmaya yönelik yatırımları destekleyen bir yapı oluşturur.

5-Üretken girişimci özellik gösterir.

Genç nüfusun fazla olmasının yol açtığı sorunlar:

1.İşsizlik,

2.Ailelerin geçim sıkıntısına düşmesi,

3.Göç hareketleri,

4.Konut yetersizliği,

5.Eğitim ve sağlık hizmetlerinde aksamalar,

6-Aile kurup nüfusu daha da artırma sorunu.

Nüfusumuzun büyük bir bölümü 15- 64 yaş grubu arasındadır. Buna göre nüfusumuzun yaklaşık %66,4 ‘ü aktif nüfus durumundadır. Bu oran bütün ülkelerde yüksektir. Bu oran yurdumuzda üretime katılabilecek büyük bir iş gücü kapasitesi olduğunu gösterir.

Nüfusumuzun %6,4ünü yaşlı nüfus oluşturur. Bu gruptakilerin oranı bir ülkenin gelişme düzeyini ve hayat standardını vermesi bakımından önemlidir. Ülkemizdeki yaşlı nüfus oranı giderek artmaktadır. Bunda tıptaki ve yaşam şartlarındaki gelişmelerin payı büyüktür. 15- 64 yaş grubu oranı kentlerde kırlara göre daha yüksektir. Bunun Nedeni; kırsal kesimde çocuk sayısının çokluğu ve çalışma çağındaki nüfusun kırsal kesimden kentlere göç etmesidir.

Gelişmiş ülkelerde çocuk nüfusu % 30’un altında, Yaşlı nüfus genelde % 15 ‘in üstündedir. Geri kalmış ülkelerde ise % 40’ın üstündedir. Geri kalmış ülkelerde yaşlı nüfus azdır. (% 4-

0–14 ile 65 Yaş üstü nüfusa bağımlı nüfus denir. Bu gelişmiş ülkelerde fazla, geri kalmış ülkelerde azdır. Ülkemizde bağımlı nüfus sayısı fazla olup, çalışanların yükü ağırdır. Bu durum temel ihtiyaçların karşılanması konusunda sorunlar yaratır. Tüketici nüfus fazla, üretken nüfus azdır. Bu nedenle ekonomik bağımlılık oranı yüksektir. Okul çağındaki nüfus fazladır. Ortalama insan ömrü kısa olmasına rağmen giderek uzamaktadır.

6- Ülkemiz piramidine bakarak hangi tür ülkelere girer belirtiniz?

Bu özellikleri ile ülkemiz piramidi doğum oranları hızla azalan gelişmekte olan ülkeler özelliği gösterir.

ETKİNLİK /163 /1

Kitabınızdaki grafiklerde Türkiye’nin yıllara göre kır ve kentlerde yaşayan kadın erkek nüfusu verilmiştir.Grafiklerden yararlanarak kır ve kentlerdeki cinsiyet dağılımını karşılaştırınız.

1. Grafik:Birinci grafikte kentlerde ki kadın erkek oranının yıllara göre değişimi grafiğine bakıldığı zaman kent nüfusu içinde erkeklerin hep önde olduğu görülmektedir. Bunda temel neden özellikle 1950 yıllarından sonra başlayan kırdan kente göç olayı ve genelde de göçe genç ve erkek nüfusun katılmasının etkisi fazladır.

2. grafik:II. grafikte kırsal alanda kadın erkek nüfus dağılışına bakıldığı zaman genelde kadın nüfusun erkek nüfustan fazla olduğu dikkat çekmektedir. Son sayımda erkeklerin sayısı kadınları geçtiği görülmektedir. Bunun da nedeni göç olayının artık eskisi kadar hızlı olmayıp yavaş yavaş dengeyi bulduğunu gösterir.

ETKİNLİK 163/2

Aşağıdaki tabloda yer alan illerin bazılarında kadın bazılarında erkek nüfus fazladır.İllere göre bu farklılığın sebeplerini yazınız.

İller
Erkek
Kadın
Nedeni

İstanbul
5.088.000
4.930.000
Göç alması

İzmir
1.699.000
1.672.000
Göç alması

Kocaeli
625.000
581.000
Göç alması

Kastamonu
182.000
194.000
Göç vermesi

Kırşehir
125.000
129.000
Göç vermesi

Sinop
110.000
114.000
Göç vermesi

Kars
169.000
156.000
Askeri birlikler yer alır.

Erzincan
169.000
148.000
Askeri birlikler yer alır.
10.SINIF SAYFA 165/166 ETKİNLİK ÇALIŞMASI

Ülkemizin 1927- 2000 yılları nüfusun eğitim durumu grafiklerini inceleyerek;

1-Ülkemizde 1927 – 2000 cinsiyetlere göre okuryazarlıkları karşılaştırınız.

1927 de erkeklerde % 15 civarı olan bu değer, kadınlarda ise % 5 civarındadır. Erkeklerde kadınların üç katından daha fazla okur yazarlık olduğu görülmektedir.2000 yılında ise % 93 olan bu oran kadınlarda % 80 civarına gelmiştir.1927 deki yüksek fark kapandığı görülmektedir.

Artış oranlarında erkek ve kadın nüfusun ikisin dede ciddi bir artış gözükmektedir.

2-Ülkemizde kadınlarda okuryazarlık oran oranı neden düşüktür? Yükseltilmesi için neler yapılmalıdır?

Özellikle kırsal kesimde ve ülkemizin doğu kesimlerinde kız çocuklarının eğitiminin gereksiz görülmesi, onların bir an önce ev ve tarla işçisi olarak çalışma ortamına sokmak niyetiyle okula gönderilmemesi, bazı alanlarda dini inançlarını bahane edilerek gönderilmemektedir.Konu ile ilgili eğitim projeleri geliştirilmeli aileler bilinçlendirilmeli gerekirse devlet teşvik edici yasalar çıkartmalıdır.

ETKİNLİK /166



Yukarıdaki grafikten faydalanarak aşağıdaki soruları cevaplandırınız.



1- Türkiye’de şehir nüfusu hangi yıldan itibaren artmaya başlamıştır?

1950 den sonra

2-Şehir ve kır nüfusu arasındaki fark en fazla hangi yıldadır?

1927 yılında,

3-Kırsal kesimde doğum oranları fazla iken kırsal nüfusun azalma nedenleri nelerdir?

Kırsal kesimden çeşitli nedenlerle kentlere doğru yapılan göçlerdir.

4-Hangi yıldan itibaren kent nüfusu kır nüfusunu geçmiştir?

1980 yılından itibaren,

5–1950–1970 ile 1980- 2000 yıları arası değişimi karşılaştırınız.

Bu yıllarda ( 1950–1970 ) kır nüfusu hızla azalmakta, kent nüfusu hızla artmakta ve aradaki fark kapanmaktadır.

1980- 2000 yılları arasında ise kent nüfusu hızlı artışına devam etmekte, kır nüfusu ise azalmaktadır. 1980 de yakaladığı kır nüfusunu hızla geçmekte ve aradaki fark artmaktadır.
10.SINIF SAYFA 169-170 ETKİNLİK ÇALIŞMASI

ETKİNLİK / 169

Türkiye’de nüfusun sayım yıllarına göre artışını gösteren tablo 11 ve grafik 12′ye göre nüfusumuzun 1927′den günümüze kadar geçirdiği değişimi inceleyerek aşağıdaki soruları cevaplayınız.



Sayım tarihleri
Nüfus
Yıllık Nüfus.Art.

28.10.1927
13.648.270
-

20.10.1935
16.158.018
21,1

20.10.1935
17.820.950
19,59

20.10.1940
18.790.174
10,59

21.10.1945
20.947.188
21,73

22.10.1950
24.064.763
27,75

23.10.1955
27.754.820
28,53

23.10.1960
31.391.421
24,63

24.10.1965
35.605.176
25,19

25.10.1970
40.347.719
25,01

26.10.1975
44.736.957
20,65

12.10.1980
50.664.458
24,88

21.10.1990
56.473.035
21,71

22.10.2000
67.853.315
18,35





















1- Nüfusumuz sürekli aynı oranda mı artmıştır? Neden?

Ülkemizde nüfus artış hızı düzensizlik sunar. Bazı yıllar daha hızlı, bazı yıllar daha az artış yaşanmıştır. O dönemlerdeki ülkemizdeki ekonomik, sosyal, siyasal ortamlar, nüfusun artması veya nüfus planlaması yapılıp, yapılmaması bunda etkili olmuştur.

Çeşitli Dönemlerde Doğumların Artması ya da azalması,çeşitli dönemlerde ülkemizin aldığı ve verdiği göçler - iç ve dış göçle,ülkemizin 2.Dünya savaşından etkilenmesidir.

2-En düşük artış hangi sayım dönemleri arasında olmuştur?

Türkiye’de en az nüfus artışı 1940–45 yıllarında olmuştur(%010,59). Sebebi ikinci dünya savaşından dolayı genç nüfusun askerde olması(seferberlik durumu2 milyona yakın erkek nüfus askere alınmış, Savaş nedeniyle, evlenmeler azalmış ve savaş döneminin olumsuz ekonomik sıkıntılar çekilmiş ve kıtlık yaşanmıştır. Tarımsal üretim düştüğü için kıtlık yaşanmış, bebek ölümleri ve salgın hastalıklardan ölümler artmıştır.

3-En yüksek artış dönemi hangi sayımlar arasındaki dönemde gerçekleşmiştir?

En fazla nüfus artışı 1955–60 yılları arasında olmuştur (%o 28,53). Savaşların bitmesi, sağlık hizmetlerindeki gelişmeler gösterilebilir. .( sanayi, ulaşım, altyapı, ekonomik, sağlık yönünden gelişmeler.)



Kaynak: http://www.torpil.com/torpil/oss_oks_kpss_yds/oksderslik/cografya/yurdumuzdanufusy
erlesme/1.ASP


ETKİNLİK / 170

Aşağıdaki grafiklere bakarak aşağıdaki etkinlikleri yapınız.





Kaynak: sosyalbilgiler678.blogcu.com/SBS



Yıllık nüfus artış hızının 1940-1945 döneminde %0 10,59 ile en düşük seviyede olmasının nedenleri nelerdir?

Bu durumun nedeni bu yıllarda 2.dünya savasının olmasıdır.Ülkemiz savaşa girmemiş fakat savaşa girecekmiş gibi hazırlık yapmıştır. Bu Dönemde 2 milyona yakın erkek nüfus silah altına alınmış, evlenmeler ve doğumlar Azalmıştır.Tarımsal üretim düştüğü için kıtlık yaşanmış, bebek ölümleri ve salgın hastalıklardan ölümler artmıştır.

Yıllık nüfus artış hızı 1955 - 1960 döneminde %0 28,53 ile en yüksek seviyededir.

1945′ten sonra ilk kez 1990-2000 döneminde nüfus artış hızı %o 20′nin altına düşmüştür.

Yıllık nüfus artış hızı 1980-1985 döneminden sonra sürekli düşüş göstermiştir.

Doğum oranları 1950-1955′ten itibaren sürekli düşüş göstermiştir.

Ölüm oranları 1935 - 1940 yıllarında en yüksek seviyeye ulaşmıştır.


Kaynak: www.ogretmenlerforumu.com/sosyoloji_ders_notl...
10.SINIF SAYFA 173 /174 /176/ ETKİNLİK ÇALIŞMASI

ETKİNLİK /173

Kitabınızdaki röportajdan ve yakınlarınızdan öğrendiğiniz bilgilerden yararlanarak ülkemizdeki göçün sebeplerini tespit edip itici ve çekici faktörleri aşağıya yazınız.


İTİCİ FAKTÖRLER
ÇEKİCİ FAKTÖRLER

1- Kırsal alandaki aşırı nüfus artışı,
1- Gelişen sanayi ve iş sahaları,

2-Mirasla toprakların parçalanması,
2- Eğitim, kültürel hizmetlerin gelişmiş olması,

3- Tarım arazilerinin verimsizleşmesi,
3- Uygun iklim ve toprak şartları,

4- Tarımda makineleşmenin iş gücüne ihtiyacı azaltması,
4-Ulaşım kolaylıkları,

5- Ekonomik ve sosyal sıkıntılar ve istikrarsızlık,
5-Bayındırlık hizmetlerinin gelişmiş olması,

6- Arazilerin kamulaştırılması,
6- Hayatın canlı ve hareketli oluşu, eğlenme imkânının fazla olması,

7- Kırsal alanda eğitim, sağlık, kültürel yetersizlik.
7-Sağlık imkânlarının iyi olması gelişmiş hastanelerin varlığı,

8-İş sahasını büyütme arzuları,




ETKİNLİK /174

Kitabınızdaki resimlerden faydalanarak insanların göç etmelerindeki sebepleri söyleyiniz.

İnsanları göçe iten resimlerin incelenerek göçe sebep olan sebepleri tespit:



1-Tarımda makineleşmenin başlamasıyla oluşan işsizlik.( Kırsal kesimde iş imkânlarının sınırlı olması

2-Şehirdeki iş imkânları ve yaşam ve geçim imkânlarının fazla olması. Kentlerde sanayinin gelişmiş olmasından dolayı iş imkânlarının fazlalığı,

3-Tarım alanlarının yetersiz gelmesi ve erozyonun artmasıyla toprağın verimsiz hale gelmesi

4- Baraj inşası, kamulaştırma, toprakların elden çıkması,

5-Sağlık imkânlarının iyi olması gelişmiş hastanelerin varlığı,

6-Kırsal alanda eğitim hizmetlerinin yetersizliği,

7-Miras yoluyla tarım alanlarının daralması ve ailelerin geçimini karşılamaması,

8-Kırsal alanlardaki hızlı nüfus artışı,

9-Ekonomik istikrarsızlık ve sosyal problemler,

10-İklim ve yer şekillerinin olumsuz etkileri,

ETKİNLİK/176

Kitabınızdaki örnekleri değerlendirerek göçün olumlu ve olumsuz sonuçlarını söyleyiniz.

GÖÇÜN OLUMLU SONUÇLARI

v Daha iyi eğitim imkânına kavuşulması

v Daha fazla gelire sahip iş bulma imkânı,

v Daha renkli bir sosyal hayat,

v Daha sağlıklı konutlarda yaşama imkânı,

v Ülkeler arası ekonomik ilişkiler gelişir.

v Dış göçler ülkeler arası kültürel ilişkiler gelişir.

v Dış göçler turizmin gelişmesine katkı sağlar.

v Dış göçle döviz girdisi artar.

v Dış göçle işsizlik kısmen azalır.


GÖÇÜN OLUMSUZ SONUÇLARI


v Ülke genelinde nüfusun dağılışında dengesizlik oluşur.

v Yatırımlar dengesiz dağılır.

v Kentlerde ulaşım, eğitim, sağlık, park vb. sorunları oluşur.

v Alt yapı yetersizliği ve sorunları ortaya çıkar.

v Kent nüfusu hızla artar.

v Kentlerde işsizlik artar.

v Sanayi tesisleri kent içinde kalır.

v Kentlerde konut sıkıntısı çekilir.

v Sonuçta gecekondulaşma olur.

v Kültür çatışması olur.

v Bazı verimli tarım alanları boş kalmaktadır.

v Çevre sorunları artar.

v Kırsal alandaki yatırımlar verimsiz hale gelir.

10.SINIF SAYFA 178/179 ETKİNLİK ÇALIŞMALARI
ETKİNLİK/178



Kitabınızdaki kişilerin yaşamları ile ilgili verilen özelliklerden faydalanarak hangi sebeplerden dolayı göç etmiş olduklarını itici ve çekici faktör olarak tabloya yazınız.



BİREYLER
İTİCİ FAKTÖRLER
ÇEKİCİ FAKTÖRLER

Hasan bey
Sağlık imkânlarının yetersiz olması
Daha iyi sağlık imkânı

Önay Hanım
Tarım topraklarının yetersizliği ve makineleşmenin iş gücüne ihtiyacı azaltması
Daha fazla gelire sahip iş İmkânlarının bulunması,

Güler Hanım
Eğitim ve sağlık imkânlarının yetersizliği
Eğitim ve sağlık imkânlarının şehirde gelişmiş olması

Alaattin Bey
Tarım topraklarının verimsizleşmesi
Daha fazla gelire sahip iş İmkânlarının bulunması,

Menekşe Hanım
Doğal afetlerin yol açtığı yıkım
Yeni bir yerde yaşama isteği

İsmail Bey
Küçük kentlerdeki çalışma, Pazar üretim ve tüketim yetersizliği (işim kanlarının kısıtlı Olması
İş ve işletmelerini büyütecek imkanlara sahip olması,







ETKİNLİK / 179

Kitabınızdaki tabloda göçü etkileyen itici ve çekici faktörler verilmiştir.Bunları panoda uygun şekilde işaretleyiniz.





FAKTÖR
İTİCİ FAKTÖRLER
ÇEKİCİ FAKTÖRLER

Sağlık hizmetlerinin yetersizliği
X


İş İmkânlarının fazla olması

X

Eğitim imkânlarının yetersizliği
X


Daha kaliteli yaşam

X

Toprakların miras yoluyla bölünmesi
X


Tarımda makineleşme
X


Doğal afetler
X




ETKİNLİK /179

Bulmaca çalışması…

1- Makineleşme,

2-Beyin göçü,

3-Erozyon,

4-Almanya,

5-Tarım,

6-Sanayi,

LİSE 2 . SINIFLAR ÖLÇME DEĞERLENDİRME ÇALIŞMASI SAYFA 180-181



AŞAĞIDAKİ SORULARI CEVAPLAYINIZ...

1-Türkiye'de doğum ve ölüm oranlarının birbirine en çok yaklaştığı dönemler ve bunun nüfus artışına etkileri nelerdir?

Nüfus artışının temel sebelerinden bir tanesi doğum ve ölüm oranlarıdır.Doğum ve ölüm oranlarındaki artış yada azalışlar direk olarak nüfus artışı üzerinde etkilidir.Türkiye nüfusu incelendiğinde bu oranların birbirine en çok yaklaştığı dönemler 1940 -1945 li yıllar arasıdır.Bu dönemde ülkemizde 2. dünya savaşından dolayı erkek nüfusun silah altına alınmasından dolayı doğum oranlarında azalma olmuş ölüm oranları doğum oranları düştüğü için daha yüksek görünmüştür.Buda nüfus artış oranını direk etkilemiştir.



2-Türkiye'de genç nüfus oranının fazla olmasının nedenlerini belirtiniz.

Ülkemiz tam olarak gelişmiş bir ülke özelliği göstermemektedir.Aile planlaması tam olarak uygulanamamaktadır.Özellikle şehirlerde bu sağlanabilse bile kırsal kesimde eğitim öğretim seviyesine bağlı oalrak aile planlaması yeteri kadar uygulanmamakta buda doğumları ve devamında genç nüfus oranının artmasında etkilidir.Yine bu konu üzerinde doğan çocukların ölüm oranlarının artan ve düzelen sağlık hizmetleriyle düşmeside genç nüfus üzerinde etkili olmuştur.

3-Türkiye'de çalışanların yaş ortalaması Avrupa ülkelerine göre düşüktür nedeni nedir?

Çalışan nüfusun yaş ortalaması bir ülkenin gelişmişlik göstergeleri içerisinde yer alır.Gelişmiş ülkelerde sosyal güvenlik yapısı çok daha sağlıklı ve düzgün işlemektedir.Ailelerin ekonomik yapıları çok daha iyi durumdadır devlet tarafından aileye yapılan çocuk yardımı ve sağlanan haklar çok daha yeterlidir.Bu konu ile ilgili kontrol mekanızmaları çok daha sağlıklı işler.Ülkemiz ise tam olarak gelişmemiş gelişmekte olan bir ülkedir.Genç nüfus oranı fazla ailelerin sosyal hakları ve devletten aldıkları yardımlar sınırlıdır.Bu sebeblerden dolayı aile içi geçim sıkıntısı hat safhadadır.Bu nokta çocukların aileye destek amaçlı erken yaşta çalışmaya başlamasına sebeb olmaktadır.Yine bu konuda devlet bazında yapılan kontroller yetersizdir.

4-Türkiyede çalışan nüfusun yarıya yakını tarım kesiminde istihdam edilmektedir. Neden?

Ülkemiz tarım toplumu olma özelliğini tam olarak değiştirememiş sanayileşme ve hizmet sektörünün istenilen düzeyde gelişme gösteremediği yada bölgesel farklılıkların olduğu gelişmekte olan ülke özelliği gösterir.Makinalı tarıma tam olarak geçilememesi,modern tarım metodlarının tam olarak uygulanaması hala insan gücüne duyulan ihtiyacı arttırmaktadır.Yine ülkemizde dört mevsim ve çeşitli iklimlerin görülmesi tarımsal üretimi destekleyici rol oynar bu tarımsal üretim faaliyetlerinin yoğunluk kazanmasında insana duyulan ihtiyacı arttırır.Gelişmiş ülkelerde ise modern tarım metodları kullanılarak az iş gücü yüksek verim elde edilir.Gelişmişlikle beraber sanayileşme ve kentleşme oranlarının yüksek olması nüfusun büyük bir kısmını bu alanlara kaydırarak tarımda çalışan kişi sayısını azaltır.

5-Türkiye'de sanayi ve hizmet sektörü belirli alanlarda toplanmıştır.Bu durum bu merkezlerin hangi özelliği ile ilgilidir.

Sanayi ve hizmet sektörünün belirli alanlarda toplanması bu alanların Ulaşım, Pazar,sermaye,

iş gücü ,iklim,yerşekilleri vb özelliklerinin avantajlı olmasından kaynaklıdır.

6-Aşağıdaki grafikten yararlanarak Türkiye'deki nüfus artışı ile seçilmiş ülkelerin nüfus artışlarını karşılaştırınız.?

Kitabınızdaki grafik incelendiğinde Hindistan'ın nüfus artış oranı ve Azerbaycan'ın nüfus artışları Türkiye ile benzerlik göstermekte nüfus artış oranları fazla...Almanya ,İngiltere ,İspanya gibi ülkeler gelişmişlik göstergesi olarak nüfus artış oranları düşük ki bu kadar düşük olması ülkeler için bir sorundur.Nüfusun dinamizm kazanması ve devamlılığı için nüfusartış oranı daha yüksek olmalıdır.Bulgaristan Nüfus artış oranı bakımından çok daha gerilerde hatta eksi değerlerdedir. Nüfus artış hızının eksi değerde olması o ülkenin nüfusunun kendini yenileyemediğini ve yok olduğunu gösterir.



AŞAĞIDAKİ BOŞLUKLARI DOLDURUNUZ.

1-İş gücü Eğitimi,Mesleki eğitim,teknik eğitim,

2-Bağımlı Nüfus

3-Göç almasıdır.

4-Bakı ,güneşlenme

5-Yayla Oba yerleşmeleri

AŞAĞIDAKİ İFADELERİN DOĞRU VE YANLIŞ OLDUKLARINI BELİRTİNİZ.

1-Y 2-Y 3-D 4-Y 5-Y 6-D 7-Y 8-Y 9-D 10-Y 11-Y



AŞAĞIDAKİ ÇOKTAN SEÇMELİ SORULARI CEVAPLAYINIZ.

1-D

2-E

3-A

4-A

COĞRAFİ KEŞiFLER SEBEP VE SONUÇLARI



XV. ve XVI. yüzyıllarda Avrupalı’lar tarafından yeni ada, kıta, okyanus ve ticaret yollarının bulunmasına Coğrafi Keşifler denir.



Öncelikle merak ve keşif amaçlarıyla başlayan bu ha reketler XV. yüzyılın ikinci yarısında açık bir şekilde ekonomik gayelere yönelmiştir. Coğrafi Keşifler sonu cu Avrupa’da önemli değişiklikler meydana gelmiştir.



KEŞİFLERİN NEDENLERİ



1. Doğu ülkelerinin zenginliği ve Avrupalılar’ın burala ra gitmek için yeni yollar aramaları

2. Türkler’in İpek ve Baharat yollarına hakim olmaları

3. İstanbul’un fethiyle Doğu Avrupa ticaret yollarının Türklerin kontrolüne geçmesi ve bundan dolayı da Batı Avrupa kıyısındaki ülkelerin açık denizlere çık ma ihtiyacı hissetmeleri

4. Hıristiyanlığı yayma düşüncesi

5. Avrupa’da değerli madenlerin azlığı

6. Avrupa’da bazı kralların gemicileri desteklemesi

7. Doğudan Avrupa’ya gelen malların pahalıya mal olması



Nedenleri ile ilgili biraz ayrıntıya inersek:



a-Ticaret yollarının Müslümanların eline geçmesi: Çin'den başlayan İpek Yolu, Hazar Denizi'nde iki kola ayrılıyor, kuzey kolu Kırım limanlarında son bulurken güney kolu Karadeniz kıyılarından İstanbul'a ulaşıyordu.





Diğer önemli bir yol olan Baharat Yolu ise Hindistan'dan başlıyor ve kuzeyde Suriye limanlarında, güneyde ise İskenderiye'de son buluyordu. Özellikle denizci İtalyan devletleri bu limanlardan aldıkları malları Avrupa'ya satıyorlardı. Bu yolların tamamının Osmanlı denetimine girmesi ve bir kaç el değiştiren malların pahalıya mal olması Avrupalıları yeni yollar aramaya sevketmiştir.



b. Coğrafya bilgisinin ilerlemesi: Orta Çağ'da Avrupalıların dünya hakkındaki bilgileri çok azdı. Avrupalılar, dünyayı tepsi gibi düz zannediyorlardı. Ortasında Kudüs'ün bulunduğuna inandıkları dünyanın kuzeyi buzlarla, güneyi ise kaynar sularla kaplıydı. Batıda sonsuz bir deniz, doğuda da Kaf dağları (Kafkas dağları nın bulunduğuna ve onun ötesinde cinlerin yaşadığına inanırlardı. Özellikle Haçlı Seferleri ve daha sonraki ilişkiler ve seyyahların gezi notlarının incelenmesi sonrasında, Avrupalıların dünya hakkındaki bilgileri artmış, boş inançlar yıkılmıştır.



Özellikle Venedikli seyyah Marco Polo doğu üzerine Çin'e kadar büyük bir seyehat yaptı (1271 - 1295).



Bu seyehati sırasında yazdığı, doğu ülkelerinin hem zenginliklerini, hem de coğrafyasını anlattığı "Garibeler Kitabı" adlı eseri, Avrupalılar üzerinde büyük etkiler meydana getirmiştir.



c. Pusulanın geliştirilmesi: İlk kez Çinliler tarafından icat edilen pusula, Haçlı Seferleri sırasında Avrupa'ya geçmiştir. Kristof Kolomb'un pusulanın sapma açısını düzeltmesiyle artık yönlerini kaybetme korkusundan kurtulan Avrupalılar, okyanuslara daha rahat ve korkusuzca açılmaya başladılar.




d. Gemicilik sanatındaki ilerlemeler: Eskiden kullanılan kadırgaların geliştirilerek 30 metre uzunluğunda, üç direkli beş yelkenli ve okyanuslara daha dayanıklı Karavel tipi gemilerin yapılması okyanuslara açılmada insanların cesaretini artırdı.



e. Efsane ve hurafelere inanmayan cesur gemicilerin yetişmesi: Orta Çağ'da Avrupalılar, Atlas okyanusunun içinde gemileri çeken çok büyük girdapların olduğu ve bu sularda dolaşan gemicilerin zenciye dönüşecekleri gibi hurafelere inanırlardı. Ancak doğu ile olan ilişkiler ve coğrafya bilgisinin ilerlemesi bu gibi inançların yıkılmasına neden olmuştur.





KEŞİFLERİ KOLAYLAŞTIRAN FAKTÖRLER



v Pusulanın geliştirilmesi



v Gemicilik sanatının ilerlemesi



v Coğrafya bilgisinin artması



YAPILAN ÖNEMLİ KEŞİFLER





ÜMİT BURNU'NUN KEŞFİ





Portekizli bir denizci olan Bartelmi Diaz, 1 487’de Av rupa için yeni bir ümit kaynağı olan “Ümit Burnu”nu keşfetti.

1497de İtalyan asıllı Portekizli bir denizci olan Vasko dö Gama, Hindistan’a ulaşmayı başardı. Böylece Hint ticaret yolu Portekizliler’in eline geçti.



AMERİKA'NIN KEŞFİ:



İspanyol denizcisi Kristof Kolomb, 1492de Hindistan sandığı Amerika kıtasına ulaştı.


Fakat buranın yeni bir kıta olduğunu, Portekizli denizci Americo Vespuç çi ispatladı ve bu kıtaya “Amerika” adı verildi.



DÜNYANIN ÇEVRESİNİN DOLAŞILMASI



Portekizli Macellan, Dünya’nın yuvarlaklığını ispat et mek için sürekli olarak batıya doğru hareket etti. Fili pinler’de hayatını kaybedince bu seyahati yardımcısı Del Kano 1522’de tamamladı. Böylece dünyanın yu varlaklığı ispatlanmış oldu.



KEŞİFLERİN SONUÇLARI



Siyasi Sonuçları



v Osmanlı Devleti Hint ticaret yolunun hakimiyeti için Portekizliler ile, Akdeniz hakimiyeti için ise İspanyol lar ile mücadele etti.



v Yeni ada ve kıtaların keşfi gerçekleşti.



v İspanyol ve Portekizliler geniş ülkeler elde ederek ilk sömürge imparatorluklarını kurdular.



Ekonomik Sonuçları



v Yeni ticaret yolları bulundu, Baharat ve İpek Yolları önemini kaybetti.



v Akdeniz kıyısındaki limanlar önemini kaybetti. Buna karşılık Atlas Okyanusu kıyısındaki limanlar önem kazandı.



v Keşfedilen bölgelerdeki değerli eşya ve madenler Avrupa’ya taşındı. 0 zamana kadar “toprak” temel zenginlik kaynağı iken, bundan sonra “altın ve gü müş” temel zenginlik kaynağı oldu.



v Burjuva sınıf ı güçlendi. Bu durum, Avrupa’nın siyasi ve sosyal yapısında değişikliklere neden oldu.



v İslam ülkeleri yoksullaştı.



v İpek yolu ticaretinin önemini kaybetmesi sonucunda Türkistan hanlıkları zayıfladı.





Coğrafi Keşifler’in Osmanlı Devleti’ndeki Etkileri:



v Avrupa’nın Osmanlı Devleti’ne bağımsızlığı azaldı.



v Akdeniz limanlarının önem kaybetmesi, Osmanlı Devleti’nin ticari gelirlerini azalttı.



v Osmanlı topraklarında ticaret ile uğraşan köy ve kasabalarda ekonomik durum zayıfladı.



v Osmanlı Devleti, Coğrafi Keşifler’in olumsuz etkilerini önlemek için;



v Süveyş Kanalı Projesi’ni gerçekleştirmek istedi. Fakat bunu ancak 1869’da gerçekleştirebildi.



v Hınt Okyanusu nda Portekızlıler ıle savaştı fakat ustünlük kuramadı.



v Don - Volga Kanalı Projesi’ni gerçekleştirerek ipek Yolu’nu tekrar canlandırmak istedi. Fakat bunda da başarılı olamadı.



v Akdeniz limanlarını yeniden canlandırarak gümrük gelirlerini artırmak için Avrupalı devletlere kapitülasyonlar verdi.



Bilimsel Sonuçlar



v Yeni ırklar, kültürler, hayvanlar, bitkiler keşfedildi.



v İnsanlarda merak ve araştırma isteği uyandı.



v Düşünce dünyasında önemli gelişmeler meydana geldi.



v Ronesans ve Reform Hareketlerı’ne zemin hazırlandı,



v Avrupa’da sanattan zevk alan ve sanatçıları koruyan “Mesen” sınıfı ortaya çıktı.



Dini Sonuçları



v Kiliseye olan güven sarsıldı.



v Hıristiyanlığa ait inançlar temelinden sarsıldı.



v Avrupa’da dine dayalı dünya görüşü değişti.



Coğrafi Keşifler bütün insanlığı etkilemiştir. Bu yönüyle “evrensel” bir özelliğe sahiptir. Avrupa’da daha sonra ortaya çıkacak olan gelişmelere neden olmuştur.



Resim kaynaklar: Bahattin ŞAHİN hocamın sunumundan alınmıştır. Harika bir sunum. Küçülen Dünya ve Coğrafi Keşiler. Teşekkürler Bahaddin Hocam. Cografyam net.

10.SINIF SAYFA 186/188 ETKİNLİK ÇALIŞMASI



ETKİNLİK/186



Kitabınızdaki haritadan ve metinlerden faydalanarak aşağıdaki sorunların cevaplarını defterinize yazınız.





1-İpek yolunun önemi nedir?



Dönemin en önemli ticaret yollarından birisiydi kültürler arası etkileşimde önemli bir geçiş noktasıydı. İpek yolu yükleri( ipek, porselen, baharat, kâğıt, değerli madenleri) taşıyan kervanlar sadece ticaretin gelişmesini sağlamanın yanı sıra, Asya ile Avrupa arasında günümüzde de izleri görülen kültür alışverişini de( kıtalar arası kültür alışverişini) sağlamıştır.2000 yıldan beri bölgede yaşayan dillerin, kültürlerin, dinlerin, ırkların da izlerini taşır.



2-İpek olu hangi bölgeleri önemli kılıyordu?



Uzak doğu, Orta Asya, Orta Doğu, Anadolu, Akdeniz ve Karedeniz limanlarını önemli kılıyordu.



3-İpek yolu önemini ne zaman kaybetti?



Ümit Burnu ve Hint deniz yolunun bulunması ile önemini kaybetti.Bu yollar deniz yolu taşımacılığının ön plana çıkmasında etkili olmuştur.



4- Baharat ticareti hangi yolların önemini artırdı?



Akdeniz kıyısı limanları ve deniz yolunu, ayrıca önceleri Karadeniz, Yakın doğu ülkeleri, sonraları Kızıldeniz Mısır ve Suriye kıyılarındaki liman kentlerini önemli kılıyordu.



ETKİNLİK/188



Aşağıdaki tablodaki boşlukları doldurunuz.



Ticaret Yolları
Önemi azalan
Önemi artan

Süveyş Kanalının açılması
Hint Okyanusu ( Hint deniz yolu)
Akdeniz.

İpek yolu
Hint okyanusu
Akdeniz, Karadeniz,

Baharat yolu
Hint okyanusu
Kızıl deniz, Akdeniz,

Ümit Burnu’nun keşfi
Akdeniz
Hint okyanusu

Panama Kanalının açılması
Güney Amerika- Drake boğazı
Orta Amerika - Karayip denizi
























Cevapla:

Nickin:

 Metin rengi:

 Metin büyüklüğü:
Tag leri kapat



Bütün konular: 100
Bütün postalar: 159
Bütün kullanıcılar: 5
Ziyaretci Sayacı
 
Bilgileriniz sistemimize kaydedilmektedir.
Facebook beğen
 
REKLAM
 
www.dersimizphotoshop.com
HABERLER
 
Sinema
 
FACEBOOK
 
MySiTeS

Sayfanızı Da Tanıtın Hasan Yiğit

[ßy_Hasn]
 
Bugün 4 ziyaretçi (5 klik) kişi burdaydı!

Photoshop Dersleri | Sanaltv | Belgesel İzle | OfficeDersleri | Yemek Tarifleri | Biyografi | Program İndir | Güzel Sözler ve Şiirler | JoomlaDersleri | Gezilecek Yerler

Copyright © 2012 Designed by Hasan YİĞİT

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol